Büşra Küçük «Kötü Çocuk» kitabının açıklaması
Kayla, hayatının en büyük değişimini yaşamak üzere… Daha doğduğu gün babası tarafından terk edilen genç kız, 17 yaşına geldiğinde hiç tanımadığı babasının yanına taşınmak zorunda kalıyor. Annesiyle kurduğu düzenli ve güvenli hayatı geride bırakmak Kayla için kolay olmuyor. Hem kırgın hem de kızgın olduğu babasıyla yeni bir düzene alışmaya çalışırken, kendini bambaşka bir dünyanın içinde buluyor.
Yeni okul, yeni insanlar, yeni kurallar… Ve elbette, okulun en gizemli, en tehlikeli çocuğu: Meriç. Soğuk, umursamaz ve sırlarla dolu bu genç adam, Kayla’nın ilgisini çekmekle kalmıyor, onu geri dönülmez bir yolculuğa sürüklüyor. Kayla’nın planı başta çok basit: Babasından yılların intikamını almak için Meriç’le yakınlaşmak. Ancak işler hiç de beklediği gibi gitmiyor. Meriç’in karanlık dünyasına adım attıkça, Kayla’nın hayatı da kontrolden çıkmaya başlıyor.
Bela artık Kayla’nın peşini bırakmıyor. Meriç’in derinlerde sakladığı acılar, geçmişin izleri ve psikolojik yaralar genç adamı çevrelerken, Kayla ona ışık olabilir mi? Yoksa o da bu karanlığın içinde kaybolacak mı? Siyah ile beyazın savaşı bir aşka dönüşebilir mi?
Büşra Küçük’ün kaleminden sürükleyici bir gençlik romanı: Kötü Çocuk. Aşk, gizem ve aksiyon dolu bu hikâyede, zıt kutupların çekimine kapılacak, karakterlerin derin dünyasına adım atacaksınız. Eğer heyecan verici, sürprizlerle dolu bir serüvene hazır hissediyorsanız, Kötü Çocuk tam size göre!
O kitap video yorumu
O Alıntılar
- “Onunla başa çıkıp, seni hâlâ önemseyebiliyorsam, seninle de başa çıkabilirim.”
- “Kalbimi kırmayı o kadar iyi biliyordu ki, bunu yaparken zorlanmıyordu bile.”
- “Güvendeydim! Güvende olduğuma inanamıyordum ama güvendeydim işte. Bu kolların arasında kimsenin bana zarar veremeyeceğini biliyordum.”
- “Korkma artık. İyisin,” diye fısıldadı bir süre sonra. Beni rahatlamak ister gibiydi.
- “Sen öyle benimsin ki, hiçbir karanlığın sana bulaşmasına izin vermem benim küçük beyaz noktam.”
- “Siyahın içindeki beyaz noktanın başlangıç hikâyesi…”
- “Kayla, on yedi yaşına girdiğinde, ilk kez gördüğü babasıyla, yabancı bir şehre taşınır.”
- “Meriç, etrafına ördüğü sağlam duvarlar arasında yaşayan, yalnızlığı seçmiş bir çocuktur.”