Afşin Kum «Sıcak Kafa»

Hanya Yanagihara «Değersiz Bir Hayat» kitabının açıklaması

Afşin Kum’un çarpıcı eseri «Sıcak Kafa», okuyucularını distopik bir dünyanın derinliklerine davet ediyor. Bu eşsiz roman, konuşma yoluyla bulaşan ve zihinleri ele geçiren bir delilik salgını ile altüst olmuş bir toplumun hikayesini anlatıyor. Uygarlığın çöküşe sürüklendiği bu dünyada, bireylerin hayatta kalma mücadelesi ve insan doğasının sınırları sorgulanıyor.

Eski bir dilbilimci olan Murat Siyavuş, bu tehlikeli salgınla yüzleşmekten kaçınarak annesinin evinde inzivaya çekilir. Ancak, geçmişi peşini bırakmaz. Devletin acımasız kurumları tarafından arandığını öğrenmesiyle, saklandığı yerden çıkmak ve salgının değiştirdiği dünyanın kaotik gerçekliğiyle yüzleşmek zorunda kalır. Murat’ın yolculuğu, hem insan aklının derinliklerine yapılan bir keşif hem de modern toplumun dil, düşünce ve anlam arayışı üzerine yoğun bir sorgulama sunuyor.

Afşin Kum’un «Sıcak Kafa» kitabı, bilimkurgu ile felsefi derinliği ustalıkla harmanlıyor. Kitap, yalnızca bir macera sunmakla kalmıyor; aynı zamanda dilin, iletişimin ve insan doğasının kırılgan yapısını da gözler önüne seriyor. Merak uyandıran kurgusu ve sürükleyici anlatımıyla okuyucuyu ilk sayfasından itibaren içine çeken bu eser, hem güldüren hem de düşündüren bir deneyim sunuyor.

Eğer siz de bu etkileyici dünyaya adım atmak istiyorsanız, Afşin Kum «Sıcak Kafa» kitabını mutlaka okuyun. Romanı ücretsiz olarak okuyabilir veya indirerek koleksiyonunuza katabilirsiniz. «Sıcak Kafa», Türk bilimkurgu edebiyatına kazandırılmış önemli bir eser olarak, hayal gücünüzü ve düşünce dünyanızı derinden etkileyecek.

O kitap video yorumu

O Alıntılar

• “Fazla düşünmemeye çalışıyorsun, özellikle çelişkiler, paradokslar, dilemmalar falan üzerine düşünmüyorsun. Onlar üzerine düşünmeyi başkalarına bırakıyorsun. Aslında bakarsanız, o kadar korkunç değil, insanların büyük çoğunluğu, zaten, herhangi bir hastalığı olmadığı halde, tam da bu şekilde yaşıyor.”
• “SMK bir sömürü düzeni kurmuş olsa bile, beslenebileceği bir değerin üretilmeye devam etmesini sağlamak, en azından ülke nüfusunun baş aşağı gidişini durdurmak için toplumu bir şeylerin yolunda gittiğine inandırmak zorunda.”
• “Özgürlük zulmün bahanesi olamaz.”
• “Sıcak Kafa, bugünü ve bu dünyaya düşünce yoluyla bulaşan bir hastalıkla sınıyor.”
• “Abuklamak kelimesi size kitabın başlarında biraz garip gelse dahi ona da zamanla alışıyorsunuz, ee sonuçta abuklamak düşünce yoluyla geçen bir hastalık.”
• “Abuklamak kelimesiyle abluka kelimesinin arasındaki anagram da kendimce başka şeyler ifade etti bana ama her okur kendi abuklamak hastalığının yerine kendi mustaribi olduğu kavramı koysun isterim.”
• “Sıcak Kafa, hem romanı yazarken kurduğu dil hem de romanın içerisinde uğraştığı dilin ve anlamın kendisiyle okurun düşüncelerini birden fazla yere odaklamayı başarmış bir yazar.”
• “Sıcak Kafa, bugünü ve bu dünyaya düşünce yoluyla bulaşan bir hastalıkla sınıyor.”