Rana Demiriz «Ayasofya’da Bir Gece»

Yazar: Rana Demiriz
Yıl: 2020
Dil: Türkiye
Kategoriler:  Roman, Hikaye (Öykü)

Rana Demiriz «Ayasofya’da Bir Gece» kitabının açıklaması

Rana Demiriz’in etkileyici romanı “Ayasofya’da Bir Gece”, tarihin büyülü atmosferinde unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor. Kitap, okuyucuyu İstanbul’un en önemli simgelerinden biri olan Ayasofya’nın derinliklerinde saklanan sırlarla dolu bir hikâyeye davet ediyor.

Mihrimah, Ayasofya’da sıradan bir çalışma günü geçirirken kendisini büyük bir sırrın tam ortasında bulur. Ancak bu sır, tek başına çözülemeyecek kadar karmaşıktır. Mihrimah, İpek ve Mehmet’in de katılımıyla bu gizemli olayın peşine düşer. Üçlü, sadece sırları çözmekle kalmayıp, aynı zamanda Ayasofya’nın korunması için de mücadele eder. Çünkü bu sırrı aydınlatmak, yalnızca tarihsel bir mirası korumak değil, aynı zamanda geleceği güvence altına almak anlamına gelir.

Hikâye, İtalya’da başlayıp, Diyarbakır surlarına uzanan ve Doğu’nun mistik havasında şekillenen bir serüvenle devam eder. Yolculuk boyunca Mihrimah ve arkadaşları, sadece geçmişin gölgeleriyle değil, aynı zamanda kendi korkuları ve belirsizlikleriyle de yüzleşir. Ayasofya’nın savunma mekanizmalarının beklenmedik şekilde devreye girmesi ise olayları daha karmaşık bir hale getirir.

Kitap boyunca, okurlar tarihle harmanlanmış bir maceranın büyüsüne kapılır. Her satır, Ayasofya’nın kadim duvarlarının fısıldadığı sırları ve Doğu’nun mistik atmosferini hissettirir. Gizemli şiirlerin rehberlik ettiği bu serüvende, “Ayasofya’da Bir Gece”, okuru tarihin içinde kaybolmaya ve kendi yolculuğunu keşfetmeye davet ediyor.

Bu büyüleyici roman, sadece bir hikâye değil, aynı zamanda okuyuculara tarih ve macera dolu bir deneyim sunuyor. Ayasofya’nın büyüsüne kapılmak ve bu sırrın perde arkasını keşfetmek için bu kitabı mutlaka okuyun!

O kitap video yorumu

O Alıntılar

  • “Ah, gizemli Doğu! Muhteşem yapıları, toprak rengi manzarası, kendine özgü mimarisiyle tam bir gizem…”
  • “İmparatorluk ailesinin yaklaşık bin beşyüz yıllık sırrına biz de ortaklık artık. Mimar Sinan, Osmanlı hanedan ailesi, Mehmet, İpek, Kerem, küçük ekibi ve ben.”
  • “Dedemin her zaman ölüden değil yaşayandan korkmak yönündeki söylemini hatırladım.”
  • “Ayrıca ben kadere inanıyorum. Sen onu boşu boşuna bulmadın.”
  • “Hayatım adeta o kağıdın kontrolüne geçmişti ve şu andan itibaren hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.”
  • “Ahtamar Akdamar” adasının hikayesi burada bir keşiş ve kızı yaşarmış. Gölün diğer tarafını göstererek orada bir oğlan.”
  • “Oğlan keşişin kızına aşık olmuş kızın adı Tamaray’mış. Her gün onu görebilmek için taa oradan oraya yüzüyormuş.”
  • “Tamara yerini belli etmek için bir fener tutuyormuş böylelikle oğlan kızın nerede olduğunu anlayabiliyormuş.”
kitab-evi.com
Bizlere destek olmak için Lütfen Yorum Yapınız.

;-) :| :x :twisted: :smile: :shock: :sad: :roll: :razz: :oops: :o :mrgreen: :lol: :idea: :grin: :evil: :cry: :cool: :arrow: :???: :?: :!: