Michael Ende «Momo»

Michael Ende’nin “Momo” kitabının açıklaması

Michael Ende’nin unutulmaz eseri “Momo”, büyük bir şehirdeki eski bir tiyatro harabesinin gizemli ortamında yaşayan küçük bir kızın hikayesini anlatıyor. Momo, sahip olduğu muazzam dinleme yeteneği sayesinde etrafındaki herkesin hayatına dokunuyor. Onunla zaman geçiren insanlar, günlük dertlerinden arınarak kendilerini daha huzurlu hissediyorlar.

Bir gün, şehirde garip duman adamlar ortaya çıkar. Bu hayaletimsi varlıklar, insanlardan zamanlarını çalarak onları robotik bir hayata mahkûm ederler. Momo, bu zalim plana karşı duran tek kişidir. Elinde bir çiçek, koltuğunun altında bir kaplumbağa ve gizemli Hora Usta’nın yardımıyla, Momo bu kötü niyetli duman adamlarla savaşmaya kararlıdır.

Michael Ende, “Momo” ile zamanın değerini ve insan ilişkilerinin önemini masalsı bir anlatımla gözler önüne seriyor. Çocuklar ve yetişkinler için bir başucu kitabı olan “Momo”, okurlarını hem düşündürüyor hem de büyülüyor. Bu büyüleyici masal, zamansız temaları ve evrensel mesajlarıyla, her yaştan okurun kalbinde özel bir yer edinmeyi başarıyor. “Momo” kitabını indir (Momo e kitap indir) veya PDF olarak okuyarak (Momo pdf indir) bu büyülü dünyaya siz de adım atabilirsiniz.

Momo kitap video yorumu

Momo Alıntılar

•  “Sana bu adı kim taktı?”
  “Ben kendim” dedi Momo.
  “Sen kendin mi taktın?”
  “Evet.”
  “Ne zaman doğdun?”
  Momo biraz düşündü ve sonra dedi ki: Hatırladığım kadarıyla ben hep vardım.” (s. 16)
• “Momo karşısındakileri, aptal insanların bile aklına parlak düşünceler getirecek şekilde dinlerdi. Bunun için karşı tarafı düşünmeye iten bazı şeyler söylüyor ya da zekice sorular soruyor da değildi; aksine yalnızca sessizce oturur ve anlatılanları pür dikkat dinlerdi.” (s. 20)
• “Yalnızca Momo, Beppo’dan cevap alabilmek için uzun süre beklemesi gerektiğini bilir ve onun sözlerini rahatlıkla anlardı. Beppo’nun sorulara yanlış bir karşılık vermemek için bu kadar düşündüğünü bilirdi, çünkü Beppo’ya göre, dünyadaki bütün anlaşmazlıklar kasıtlı ya da kasıtsız, aceleye getirilerek söylenmiş birtakım yalan yanlış sözlerden kaynaklanıyordu.”(s. 41)
• “Bak Momo” derdi, “ne oluyor, biliyor musun? Bazen önüme upuzun bir cadde çıkıyor. Öyle uzun ki, insan sonu gelmez sanıyor… İnsan caddenin tamamına bakıp hemen bir karara varmamalı. Her zaman adım adım ilerlemeli. Sürekli olarak bir adım sonrasını düşünmeli, bir adım, sonra derin bir nefes, sonra bir süpürge. İşte o zaman hayat zevkli olur. Önemli olan işini iyi yapmaktır. Öyle de olmalı… Bir de bakarsın ki, adım adım bütün yolu bitirmişsin. Nasıl olduğunu anlamadan ve yorulmadan.” (s. 42)
• “Zengin olmak marifet değil” derdi Momo’ya, “Her isteyen zengin olabilir. Birazcık zenginlik için hayatlarını ve ruhlarını satanlara bir baksana, ne hale gelmişler! Yok. Ben onlar gibi olmak istemem. Varsın bazen cebimde kahve param olmasın; yeter ki hep aynı Gigi kalayım!” (s. 46)
• “Herkes çok iyi bilir ki, bazen bir saatlik süre insana ömür kadar uzun gelirken, bazen de göz açıp kapayıncaya kadar geçip gider. Zamanın garip kısalığı uzunluğu, o saat içinde yaşanan olaylara bağlıdır. Çünkü zaman, yaşamın kendisidir. Ve yaşamın yeri yürektir.” (s. 65)
• “Hayatım böyle geçip gidiyor… Varlığımdan ne anlıyorum? Bir gün gelecek ve sanki hiç yaşamamış gibi ölüp gideceğim.” (s. 66)