Kübra Berk «Mavi Gece» kitabının açıklaması
Gece, hayatın sert rüzgârlarında savrulmuş genç bir kadın. Babasının ölümünden sonra içinde kalan boşluk, onu hayattan uzaklaştırmış, içindeki umutları birer birer söndürmüştür. Annesi ve üvey babasının baskısıyla istemediği bir yaz tatiline sürüklenen Gece, geçmişin gölgelerinden kaçarken karşısına çıkan Emir ile hayatının tamamen değişeceğini bilmemektedir.
Emir, Yeraltı dünyasının karanlık ve tehlikeli sokaklarında kendi kurallarını koymuş bir adamdır. Güçlü, sert ve ulaşılmaz biri olarak tanınsa da, içinde fırtınalar kopan bir ruha sahiptir. Gece’nin masumiyeti ve kararlılığı, Emir’in duvarlarını tek tek yıkarken, onları geri dönüşü olmayan bir aşkın içine sürükler. Ancak bu aşk, sadece tutkulu değil, aynı zamanda tehlikelidir.
Kübra Berk’in etkileyici kalemiyle yazılmış «Mavi Gece» kitabı, aşk, tehlike ve gizemin iç içe geçtiği bir hikâyeyi okuyucuya sunuyor. Gece’nin kırılgan ama güçlü ruhu ile Emir’in sert ve karanlık dünyası bir araya geldiğinde, kaderin nasıl şekilleneceğini kimse tahmin edemez. Aşk, onları özgürlüğe götürebilir mi, yoksa karanlık tamamen yutacak mı?
Kübra Berk «Mavi Gece» kitabını pdf formatında oku ve ücretsiz olarak keşfet. Unutulmaz bir hikâye seni bekliyor!
O kitap video yorumu
O Alıntılar
- “İnsanların hakkımda söyledikleri, beni ben yapmaz,” dedi aramızdaki bir nefeslik mesafe bırakırken. Beni kendim yapan tek şey burada.” Elini yavaşça şakağına koydu. “Ve burada.” Kalbine dokunuyordu.
- “Hislerini ve düşüncelerini biraz özgür bırakmalısın. Onları içine hapsetme.”
- “Onları özgür bıraksaydın eminim yüzüme bir tokat atıp neden seni öptüğümü ve neden hiç yaşanmamış gibi davrandığımızı sorardın,” dedi. “Yapmadın. Çünkü korkuyorsun.”
- “Bende korktuğunu kim söyledi?” Elini kalbime götürdü. Nefesim kesilmişti. “Korktuğun kişi sensin. Birine güvenmekten, onu kaybetmekten korkuyorsun.”
- Parmakları nazikçe parmaklarımı kavradı ve beni kendine çekti. “Bugün düşündüm.”
- “Neyi?” dedim yakınlığının yakıcı etkisinden kaçmayı denerken.
- “Bizi.”
- “Önce, çok korkunç geldi. Birbirimize asla… iyi gelmezmişiz gibi. Seni kendimden uzaklaştırmayı öyle çok denedim ki… her seferinde yolun sonunda yine sen çıkıyordun karşıma.”