Ceren Melek «Tatsız Bir Öykü» kitabının açıklaması
Ceren Melek’in kaleminden çıkan “Tatsız Bir Öykü”, okuyucuyu huzur ve gerilimin iç içe geçtiği esrarengiz bir dünyaya davet ediyor. Kitaplarını yazmak için sessiz ve sakin bir ortam arayan genç yazar Öykü, imza günü için ziyaret ettiği küçük ve şirin bir kasabaya âşık olur. Bu kasaba, huzurlu atmosferi ve güvenli yaşamıyla tanınsa da kısa süre sonra Öykü, gerçeklerin göründüğünden çok daha farklı olduğunu keşfeder.
Öykü’nün kasabaya yerleşmesiyle birlikte her şey değişmeye başlar. Gizemli kayboluşlar, tuhaf olaylar ve esrarengiz davranışlarıyla dikkat çeken kasaba sakinleri, genç yazarın iç dünyasını ve hayatını alt üst eder. Başlangıçta bir ilham kaynağı gibi görünen kasaba, zamanla korku dolu bir kabusa dönüşür. Öykü, karanlık sırların peşine düştükçe gerilim derinleşir ve kendisini çözülmesi imkânsız gibi görünen gizemli bir bulmacanın merkezinde bulur.
Ceren Melek, “Tatsız Bir Öykü” ile okuyucuyu gerilim dolu satırların arasında dolaştırırken, insan psikolojisinin derinliklerini, korkularını ve en karanlık arzularını da ustalıkla işliyor. Kitap boyunca, karakterlerin nefes kesici kaçışları ve tehlikeli yüzleşmeleri, okuyucunun kalp atışlarını hızlandırıyor ve sayfaların nasıl akıp gittiğini fark ettirmiyor.
Kitaptan alınan çarpıcı bir alıntı, romanın ruhunu mükemmel şekilde yansıtıyor:
“Ne kadar yaklaştığını nefes seslerinden anlayabiliyordum.
Her bir adımı beni ölümün ucuna sürükleyen bir vahşetti.
Her saniye hem kaderim hem kederimdi.
Şeytan gökyüzünden inmişti ama artık melekler de masum değildi.”
Ayrıca kitabın merkezinde yer alan unutulmaz bir cümle, okuyucuyu derinden etkileyecek türden:
“Eğer bir ressam sana âşık olursa sonsuza dek yaşarsın.
Eğer bir yazar sana âşık olursa sonsuza dek mahkûm kalırsın.”
“Tatsız Bir Öykü”, sürükleyici kurgusu ve derin psikolojik tahlilleriyle Ceren Melek’in yazarlığını zirveye taşıyan, son sayfasına kadar gerilim dolu bir roman. Gerçeğin ve kurgunun sınırlarını bulanıklaştıran bu eser, okuyucularını unutulmaz bir maceraya sürüklüyor
O Alıntılar
- “Her insan kendi kitabının başrolüydü. Ve en büyük şaheserler en basit hayatlardan doğardı.”
- “Eğer bir ressam sana âşık olursa sonsuza dek yaşarsın. Eğer bir yazar sana âşık olursa sonsuza dek mahkûm kalırsın.”
- “Ağlamak neye yarardı geçmişe dokunmak mümkün değilse? Ağlamamak ne zordu dokunan geçmişse.”
- “Belki yazar olmak, başkalarının göremediği detayları fark etmekti.”
- “Katil o olabilirdi ama o canavarı ben yaratmıştım.”
- “Ne kadar yaklaştığını nefes seslerinden anlayabiliyordum. Her bir adımı beni ölümün ucuna sürükleyen bir vahşetti.”
- “Şeytan gökyüzünden inmişti ama artık melekler de masum değildi.”
- “Ona inanıyordum. Belki de hayatımın hatasını yapıyordum. O kadar güvenilirdi ki hiçbir şeyi sorgulamıyordum bile.”