Yazar: Ahmet Ümit
Yıl: 2021
Dil: Türkiye
Kategoriler: Roman, Edebiyat
Ahmet Ümit «Kırlangıç çığlığı» kitabının açıklaması
Ahmet Ümit’in “Kırlangıç Çığlığı”, suçun karanlık yüzüyle insan vicdanının derinliklerini sorgulayan etkileyici bir roman. 2012 yılında on iki cinayet işleyip sırra kadem basan Körebe lakaplı seri katil, uzun bir sessizliğin ardından tekrar sahneye çıkar. Ancak bu kez kurbanlarını, toplumun en karanlık suçlarından birini işleyen çocuk tacizcileri arasından seçerek, hem bir intikamcı hem de bir tehdit olarak adalet kavramını sorgulatır.
Roman, yalnızca bir polisiye hikâye değil; aynı zamanda toplumsal adaleti, bireysel ahlakı ve linç kültürünün tehlikelerini derinlemesine ele alıyor. Ahmet Ümit, “Kırlangıç Çığlığı” kitabında klasik bir polisiye anlatının ötesine geçerek, güncel ve evrensel yaralara dikkat çekiyor. Adaletin bireylerin eline bırakıldığında nasıl bir kaosa dönüşeceğini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Körebe’nin yeniden ortaya çıkışı, yalnızca korku değil, toplumun adalet arayışına duyduğu güvensizliği de su yüzüne çıkarır. Roman boyunca, yazarın yüksek temposu ve dolambaçlı kurgusuyla okur, hem suçlunun hem de toplumun vicdan muhasebesini yapmaya zorlanır. Ahmet Ümit, “Kırlangıç Çığlığı” ile yalnızca polisiye bir hikâye anlatmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal hafızayı diri tutmayı da başarıyor.
İnsanın içindeki karanlıkla yüzleşmesini gerektiren bu roman, adaletin yalnızca yargıya bırakılmasının önemini bir kez daha hatırlatıyor. “Kırlangıç Çığlığı”, ücretsiz olarak erişebileceğiniz Ahmet Ümit’in diğer eserleri gibi, bir solukta okunacak bir başyapıt. Bu hikâyede insan doğasının en masum halinden, en karanlık tarafına doğru bir yolculuğa çıkacaksınız
O kitap video yorumu
O Alıntılar
- “İnsanın insanı öldürdüğü o ilk ânı gördüm, katilin zafer haykırışını, kurbanın korku çığlığını işittim.”
- “Kadınlar, ama sahiden seven kadınlar, erkeğin güçlü olmasıyla ilgilenmezler. Seni severler, çünkü yüreklerinde bir yere dokunmuşsundur.”
- “Vicdanını yitirmiş bir dünyadan başka nedir ki cehennem?”
- “Eskiden de berbat bir yerdi dünya, eskiden de rezildi insanlar, şimdi de öyle. Belki de daha fena…”
- “Çok empati kuruyorsunuz… Ne dünya bu kadar hassasiyeti kaldırır, ne de insanlar bu kadar inceliği…”
- “Bir insanın yerine ötekini kolayca koyamazsın. Onun acısını, sancısını, yasını yeterince tutmadan başka birine sarılamazsın.”
- “Cehhennem boşalmış, şeytanlar aramızda.”
- “Doğruluğundan emin olduğum düşüncelerin hayat karşısında paramparça olduğunu görmek çok yıpratıcı.”
- olmayanlar. Bu duruşma salonunda biz inanca değer veririz, neye inanılırsa inanılsın.”