Yazar: Stephenie Meyer
Yıl: 2009
Dil: Türkiye
Kategoriler: Roman, Korku ve Gerilim
Stephenie Meyer «Şafak Vakti» kitabının açıklaması
Stephenie Meyer’in büyüleyici kaleminden çıkan “Şafak Vakti”, Alacakaranlık Serisi’nin heyecanla beklenen finalini okuyucularla buluşturuyor. Bir vampiri sevmek, sadece duygusal bir seçim değil, aynı zamanda tehlikeli bir kaderdir. Bella Swan, hem Edward Cullen’a duyduğu derin aşkın hem de Jacob Black ile arasındaki sarsılmaz bağın ortasında, geri dönüşü olmayan bir karar vermek zorundadır.
Hayat, aşk ve ölüm arasındaki ince çizgide yürüyen Bella, nihayet kaderini çizeceği ana ulaşır. Seçimi, sadece kendisini değil, çevresindeki herkesi derinden etkileyecektir. Ölümsüzlük, büyük bir güç ve yeni başlangıçlar vaat etse de, beklenmedik sonuçları da beraberinde getirebilir. Bu yeni hayatın getirdiği tehlikeler, savaşlar ve fedakârlıklar, Bella’nın hayal ettiğinden çok daha büyük olacaktır.
Serinin önceki kitapları olan Alacakaranlık, Yeniay ve Tutulma’da yaşanan tüm çalkantılar ve kayıplar, artık nihai bir çözüme ulaşmak üzere. Ama mutlu son her zaman garantili midir? Yoksa karanlıkta saklanan gölgeler, yeni ve çok daha büyük bir tehdit mi getirecek?
Stephenie Meyer’in “Şafak Vakti” kitabı, romantik, gizemli ve destansı bir final sunarken, Alacakaranlık evrenine unutulmaz bir veda niteliği taşıyor. Bu büyüleyici hikâyeyi ücretsiz oku veya pdf olarak indir ve Bella’nın kaderini keşfet.
O Alıntılar
- “Hayat berbat ve bir de ölüyorsun…”
- “Uzun bir yolculuk sonrasıyız. Ben çok yorgunum, sen çok güzelsin…”
- “Hayaller yalnızca geride iltihaplı yaralar bırakıyordu.”
- “Çocukluk, sadece doğumdan belli bir yaşa kadar süren bir dönem değildir ve belli bir yaşı da yoktur. Çocuk büyür ve çocukça şeyleri bırakır. Çocukluk hiç kimsenin ölmediği bir krallıktır.”
- “Acıdan kaçmak için girdiğim o çaresiz yoldaydım hala.”
- “Onu nefes almak gibi, bir ihtiyaç gibi istiyordum, yani bu bir seçim değil, zorunluluktu.”
- “Sanırım hayatımda hiçbir şeyi bu kadar çok istememiştim. Tek istediğim sevdiklerimi koruyabilmekti.”
- “Sanki ruhumu görebiliyormuş gibi, o da bana baktı. Sanki gördüğü ruhu sevmiş gibi.”
