Yazar: John Steinbeck
Yıl: 2012
Dil: Türkiye
ISBN: 9789755705859
Kategoriler: Edebiyat
John Steinbeck «Fareler ve İnsanlar» kitabının açıklaması
John Steinbeck’in «Fareler ve İnsanlar» adlı kitabı, okuyuculara Büyük Buhran döneminde geçmekte olan sarsıcı bir hikaye sunuyor. Bu eser, iki işçi olan George ve Lennie’nin yaşam mücadelesini, dostluklarını ve hayallerini ele alıyor. Lennie, zihinsel olarak geri ama fiziksel olarak güçlü bir adamdır. George ise onun akıllı ve koruyucu arkadaşıdır. İkili, kendi küçük çiftliklerini kurma hayaliyle yola çıkarlar, ancak hayatın acımasız gerçekleri onların hayallerine ulaşmasını engeller.
John Steinbeck «Fareler ve İnsanlar» kitap , insan doğasının karmaşıklığını ve iyi ile kötü arasındaki ince çizgiyi irdeleyen bir eser olarak öne çıkıyor. Steinbeck, karakterlerin derinliklerine inerek, dostluğun ve bağlılığın gücünü ustalıkla işliyor. Bu kitap, sadece bir hikaye anlatmakla kalmıyor; aynı zamanda insan ilişkilerinin karmaşık doğasını, hayal kırıklıklarını ve umutları gözler önüne seriyor.
George ve Lennie’nin serüvenleri, okuyucuları düşündürmeye ve duygusal bir yolculuğa çıkarmaya yönlendiriyor. Bu karakterlerin yaşadığı çatışmalar, insan ilişkilerinin derinliğini ve karmaşasını anlamamıza yardımcı oluyor. Steinbeck’in sade ama etkileyici dili, okuyucuları hikayenin içine çekiyor ve unutulmaz karakterlerin hayatlarına tanıklık etmelerini sağlıyor.
Eğer siz de bu derin ve duygusal hikayeyi keşfetmek istiyorsanız, «Fareler ve İnsanlar» pdf formatında ücretsiz olarak indirip okuyabilirsiniz. Steinbeck’in bu başyapıtı, her yaştan ve kuşaktan okuyucuya hitap eden evrensel temaları ele alarak, insanlığın içsel çatışmalarını anlamak için bir fırsat sunuyor. John Steinbeck «Fareler ve İnsanlar» ile, dostluğun gücünü, hayallerin peşinden koşmanın önemini ve insan olmanın getirdiği zorlukları daha yakından keşfedin.
O kitap video yorumu
O Alıntılar
- Unutmamak için elimden geleni yaptım. Tanrı şahidim olsun, çok uğraştım unutmayayım diye George
- Beni yanında istemiyorsan söyle yeter. Ben de tam şuradaki tepelerden birine çıkarım…
- Bizim gibileri, yani çiftliklerde ırgat olarak çalışanlar, dünyanın en yalnız adamlarıdır. Aileleri yoktur. Hiçbir yere ait değildirler. Çiftliğin birine kapılanır, kısmette ne varsa cebe indirirler. Sonra kente gidip o paranın dibine darı ekerler. Bundan sonra yapacakları ilk iş, başka bir çiftliğin kapısını çalıp kuyruk sallamak olur. Hayattan bekledikleri hiçbir şey yoktur
- Ama biz onlar gibi değiliz. Bizim bir gelecek planımız var. Söylediğimizi dinleyen, bize önem veren biri var yanımızda. Gidecek başka bir yerimiz olmadığı için barda oturup burnumuzu viski bardağına sokmak zorunda değiliz. Onlar hapse girseler tek başlarına çürürler orada, bir arayanları olmaz. Biz onlar gibi değiliz
- Lennie’ye döndüm: “Atla suya dedim.” Atladı.
Hiç yüzme bilmiyordu. Biz onu çıkarana dek nerdeyse boğuluyordu. Onu çekip sudan çıkardım diye bana öyle minnet duydu ki “atla!” diyenin ben olduğumu hepten unutmuştu. İşte… Onunla bir daha asla dalga geçmedim - İnsanın yüreğinin iyi olması için akla gerek yoktur. Bana zaten bu ikisi birlikte pek olmuyor gibi geliyor. Gerçekten akıllı bir adama bakıyorsun, hiç de iyi olmadığını görüyorsun
- Ama işte biriyle birlikte gezmeye alışıyor insan, sonra da onsuz yapamıyor