Jane Austen «Gurur ve Önyargı»

Jane Austen «Gurur ve Önyargı» kitabının açıklaması

Jane Austen’in başyapıtı olan “Gurur ve Önyargı”, İngiliz edebiyatının en sevilen klasiklerinden biridir. Roman, Bennet ailesinin beş evlilik çağındaki kızının yaşamını, aşklarını, hayal kırıklıklarını ve toplumsal beklentilerle başa çıkma mücadelelerini konu alır. Özellikle zeki ve güçlü karakteriyle ön plana çıkan Elizabeth Bennet, toplumsal normlara meydan okuyan, özgürlüğüne düşkün bir kadındır.

Elizabeth’in yaşamı, yakışıklı ve gizemli Mr. Darcy ile yollarının kesişmesiyle bambaşka bir hal alır. İkisi arasındaki ilişkinin merkezinde ise hem gurur hem de önyargılar yer alır. Elizabeth, Darcy’nin kibirli tavırlarından rahatsız olurken, Darcy de Elizabeth’in ön yargılarıyla mücadele eder. Fakat zamanla bu zıtlıklar, derin bir aşka dönüşür. Elizabeth’in toplumsal statü ve aşk arasında denge kurma çabası, okura insan ilişkilerinin karmaşıklığını ve aşkın her türlü engeli aşma gücünü gösterir.

Jane Austen «Gurur ve Önyargı» kitabı, toplumsal sınıf farklılıklarını, kadınların o dönemdeki konumunu ve aşkın gücünü incelikle işleyen bir romandır. Mizahi bir dille işlenen hikaye, aşkın yanı sıra insan doğasının zaaflarını da gözler önüne serer. Roman, özellikle Elizabeth Bennet karakteri aracılığıyla, kadınların toplumsal rolleri ve beklentilere karşı verdiği mücadeleyi güçlü bir şekilde anlatır.

Eğer siz de bu zamansız hikayeyi keşfetmek isterseniz, «Gurur ve Önyargı» kitabını ücretsiz olarak okuyabilir ya da pdf formatında indirebilirsiniz. Jane Austen «Gurur ve Önyargı» eseri, aşk ve toplumsal sınıf üzerine düşündüren unutulmaz bir hikaye sunuyor.

O kitap video yorumu

O Alıntılar

• Okur için bir şey ifade etmek: Her romanın böyle bir mecburiyeti var. (?)
• Samimiyet numarası yapmak yeterince yaygın… her yerde görüyorsun. Ama gösterişsiz, plansız bir şekilde içten olmak… herkesin karakterinin iyi yanını alıp daha da iyi yapmak ve kötü yanından bahsetmemek… sadece sana has. (15)
• Kimseyi yargılamak konusunda acele etmek istemem; ama düşündüğümü de her zaman söylerim. (15)
• Gurur, okuduğum onca şeyden sonra şuna inandım ki gerçekten çok yaygın; insan doğası gurura bilhassa eğilimli; o ya da bu gerçek veya hayali bir özellikten ötürü kendinden memnuniyet duymayan pek az kişi vardır (20)
• Gurur ve gösteriş farklı şeyler, ama sık sık aynı anlamda kullanılıyorlar. İnsan gösteriş düşkünü olmadan gururlu olabilir. Gurur daha çok kendimizle ilgili görüşümüze bağlıdır, gösteriş ise bizim hakkımızda başkalarına ne düşündürtmek istediğimize. (20)
• Eğer bir kadın sevgisini sevdiği adamdan aynı beceriyle sakalrsa adamı elde etme fırsatını kaçırabilir, o zaman dünyanın da haberi olmadığına inanmak zayıf bir teselli olur. Hemen her ilişkide öyle çok minnet ya da gösteriş duygusu vardır ki bir şeyleri kendi halinde bırakmak emniyetli olmaz. Hepimiz serbestçe başlayabiliriz… hafif bir eğilim gayet doğaldır, ama pek azımızda cesaret verilmeden gerçekten aşık olacak yürek vardır. (23)
• Evlilikte mutluluk tümüyle şans meselesidir. Taraflar birbirlerini gayet iyi tanısalar da hatta baştan çok benzer olsalar da, bu, mutluluklarına en ufak bir katkıda bulunamaz. Sonradan daima değişmek için çırpınır, başlarını derde sokarlar; hayatını birlikte geçireceğin kişinin kusurlarını ne kadar az bilirsen o kadar iyidir. (24)