Adam Fawer «Mobius» kitabının açıklaması
Bir cümle hayatınızı değiştirebilir.
Eğer gelecekten geliyorsa… Üstelik kendi el yazınızla!
Adam Fawer «Mobius» sizi zamanın ötesine sürükleyen, bilim kurgu ile gerilimi ustaca harmanlayan sürükleyici bir roman. Olasılıksız ve Empati gibi çok satan kitaplarıyla tanınan Adam Fawer, bu kez okurlarını zamanda yolculuk, kader, özgür irade ve bilim ekseninde unutulmaz bir maceraya davet ediyor.
Roman, Brooklyn’in arka sokaklarında kurulmuş bir startup olan Mobius’un hikâyesini anlatıyor. Bu girişimin kurucuları; hipster ruhlu Andy ve dâhi fizikçi Rowan, insanlığın kaderini değiştirecek devrim niteliğinde bir teknoloji üzerinde çalışıyorlar: Temporal Distorsiyon Portalı. Yani zamanda yolculuk mümkün hale geliyor!
Gelecekten gelen mesajlarla hayatınızı şekillendirme şansınız olsaydı, ne yapardınız? Mükemmel bir kariyer mi inşa ederdiniz? Ruh eşinizi mi bulurdunuz? Yoksa en büyük hatanızı geri mi alırdınız?
Kitabın baş karakterlerinden Caleb, hayalini bile kuramayacağı kadar başarılı bir hayat sürerken her şeyi kendi elleriyle mahveder. Bir zamanlar sevgi dolu bir aileye, göz kamaştırıcı bir kariyere sahipken şimdi yatırımcılar için bir tehdit, CEO’lar içinse bir hain haline gelmiştir. Ama kaybedecek hiçbir şeyi kalmadığında, her şeyi geri alma şansı doğar. Andy ve Rowan’ın icadıyla tanıştığında, kaderini yeniden yazma fırsatını elde eder.
Bu noktada Mobius sadece bir startup değil, zamanın akışını değiştiren bir zihin oyununa dönüşüyor. Ancak geçmişe müdahale etmek, tahmin edilemeyen sonuçlara yol açabilir mi? Zamanın içinde yolculuk yapmak, insan doğasını ne kadar değiştirebilir? Geçmişi değiştirerek gerçekten de geleceği kurtarmak mümkün mü?
Adam Fawer, Mobius romanında bilim, felsefe, polisiye ve psikolojiyi ustalıkla harmanlayarak okurlarına nefes kesici bir deneyim sunuyor. Kitap sadece bir bilim kurgu romanı değil; aynı zamanda özgür irade, insan seçimleri ve kader üzerine düşündüren derinlikli bir eser.
Eğer Olasılıksız ve Empati gibi romanlarını sevdiyseniz, Mobius sizi zamanda kaybolmaya ve aklınızı zorlamaya davet ediyor. Adam Fawer’ın bu son eseriyle zamanda yolculuk hiç bu kadar gerçek hissettirmemişti!
O Alıntılar
- “Hepimizin hayatında, sonrasında hiçbir şeyin aynı kalmadığı, dünyamızı ikiye ayıran en az bir an vardır. O an ilk bakışta muhtemelen önemli görünür. Ama değildir. Önemli olan daha önce gelir. Ben Ayırıcı diyorum ona, diğerlerini deviren ilk domino taşı.”
- “Ne kadar gizlilik varsa iş modeli o kadar kötü çıkardı genelde. En iyi şirketlerin bariz, basit fikirleri olurdu. En iyi şirketleri en iyi yapan, fikirlerin uygulamaya geçirilişiydi. Gizlilikse sadece CEO’nun genç, kibirli, tecrübesiz ya da narsist olması demekti.”
- “Her kurucu, startupının evrene damga vuracağını zanneder. Gerçekteyse yüzde doksanı batar, yüzde dokuzu başka firmalarca yutulup unutulur ve yüzde biri halka arz olunur.”
- “Tanrı her şeyi biliyorsa hayat önceden bellidir, demeye getiriyorsun. Dolayısıyla da özgür irade yoktur.”
- “Gelecek, değişemeyecek geçmişe tamamen dayanıyorsa ve geleceği geçmiş belirliyorsa gelecek sabit demektir. Gelecek sabitse özgür irade diye bir şey nasıl olabilir?”
- “Hepimizin vücutlarımızın istek ve arzularına köle olduğumuza inanıyordu.”
- “O kadar karmaşık değil,” dedi dört dilli filozof. “Schopenhauer sadece dünyanın hakiki özgür iradeye sahip olduğuna inanıyordu. Dünyayı azgın bir nehir, insanlığı da bir kâğıttan kayık filosu gibi düşün. Kayıkların herhangi bir özgürlüğü yoktur; tümüyle nehrin iradesine tabidirler. Kayık ne olduğunu anlamaz. İnsanların dünyanın kuvvetlerini anlamadıkları gibi. Tek yapabileceğimiz, etrafımızdaki dünyayı algılamak. Bizler gözlemciyiz sadece.”
- “Her yeni yol ayrımında evren çatallanıyor, ayrılıyor. O anlara ayırıcı diyorum ben. Dolayısıyla tüm olabilirlikler eş zamanlı olarak gerçekleşiyor. Senin bir versiyonun fotonun duvara çarpışını A noktasından gözlemlerken, bir diğer sen, ayrılan sen, fotonu B noktasında gözlemliyor.”